TAM 25 YIL OLMUŞ...
Sene 2000 di evet iyi hatırlıyorum milenyum yılı falan diye çok tantanası olmuştu. İki binli yılların başları on yıldır falan resim yapıyorum ama kendi halimde yakınlarım dışında kimse bilmiyor.
Vakit buldukça sergilere gidiyorum bakıyorum neler yapılıyor diye. Bir gün atölyede iken yerel bir radyoda bir sergi söyleşisine denk geldim atölye derken yanlış anlaşılmasın resim atölyesi değil bir reklam atölyesi yani hayatımı sürdürmek için çalışmaca...
İzmir Alsancak ta Kıbrış Şehitleri caddesinde TÖMER vardı dil kursları falan aynı zamanda da sergiler açılıyor.
Kulak kabarttım söyleşiyi dinledim il dışından gelen bir sanatçıymış sonra resimlerini anlattı, resimleri yaparken kendi kanını da kullanıyormuş falan... Allah dedim bu sergiye gitmeliyim sene 2000 yaş 41, on yıldır resim yapıyorum hiç bir sergi açmadım, karma bir sergiye de katılmadım yani sanatım kendi halinde. Evet kendi halimde resim yapıyorum yaş 41.
Fırsat yaratıp sergiyi gezmeye gittim gezdim ve büyük bir hayal kırıklığına uğradım, sonra o güne kadar belki de
hiç düşünmediğim bir şeyi düşünmeye başladım '' bende bir kişisel sergi açsam nasıl olur, neden olmasın dedim.
Sonra resim yapan tanıdık insanlara sorup araştırınca bunun için dosya hazırlamak başvuru vs. hiç bir etkinliğe katılmamışım, sanat eğitimim yok başvuru yaparsan olumlu sonuçlanmayabilir dendi evet bu mantıklıydı.
Sonra başka bir karar verdim bu şekilde bir sergi için başvuru yapmadan önce karma sergilere katılmaya başladım sevgili Bedri abimin çevresinde böyle sergiler oluyordu onlara katıldım ve bir karar verdim, yeni bir şeyler yapmalıyım ve öyle kişisel bir sergi açmalıyım...
Sonra atölyedeki tutkallar ile bir karışım yapıp çalışmaya başladım büyük ölçülerde tuvallere 80x80 cm. ve 110x80 cm. işler yapmaya başladım kullandığım malzemeler tamamen atık malzemelerdi, atölyede işten artan tutkal ve boyalar ile çalışarak aşağı yukarı küçük işleri de sayarsak 60 dan fazla iş yaptım.
Bu şekilde 6 yıl çalışarak KA SERİSİ işlerimi yaptım bu arada yaparken de iş yerime gelen bir mimara 6 tanesini sattım, hatta satmak istememiştim adam buna çok şaşırmıştı, dedim bir sergi açmak için yapıyorum bu işleri o yüzden satamam, tamam işte yenilerini yaparsın hem de bu para sana katkı olur, kafama yattı ve aldığım para ile yaptığım işlere çerçevede yaptırdım.
Yaptığım bütün işlerin fotoğraflarını çektim ve reklamcı olmanın da verdiği avantaj ile çok güzel bir sunum dosyası hazırladım ve iki yere başvuru yaptım. İzmir Amerikan kültür derneği sergi salonunu çok severdim bir orası birde Çetin Emeç sanat galerilerine dosyamı verdim hangisi olursa.
On gün sonra Amerikan kültürden aradılar gelirmisiniz diye gittim salon büyük tarihlere bakıp uygun bir tarih seçebilirsiniz bu arada dosyanızı çok beğendik dediler tabi hoşuma gitti, yaş olmuş 47. Salon biraz büyük yanınıza birini ister misiniz dediler yok hayır istemem ben 6 yıldır çalışıyorum bu sergi için.
2007 yılı kasım ayı için tarihi belirledik bu arada bir kaç gün sonra Çetin Emeç galerisinden aradılar durumu anlattım ve oraya da başvuru yapmıştım o yüzden başvurumu geri çekiyorum dedim.
Bana dosyanız çok ilginç biz size yine de bir tarih veriyoruz bir düşünün dediler ve 2008 nisan ayı için tarih verdiler, sonra o güne kadar yaptığım resimler geldi aklıma tamam dedim.
48 yaşına gelmiştim ve 2007 yılında kasım ayında İzmir Türk Amerikan derneği sergi salonunda 6 yıl uğraştığım işlerden KA. SERİSİ BAŞLIKLI ilk kişisel sergimi açtım. Bu arada yıl sonu gibi EGEART ULUSLARARASI SANAT GÜNLERİ'nin 2. yapılacaktı hemen oraya da bir dosya hazırlayıp başvuru yaptım dosya hazırlamaya alıştım ya :))) hem de bir sponsor bularak yıl sonunda fuara da katıldım, ilk fuar deneyimimdi. Arkasından 2008 nisan ayında Çetin Emeç sanat galerisinde o güne kadar yaptığım resimlerden bir seçki ile BİT PAZARI RESİMLERİ başlıklı sergim geldi.
Radyoda o sergi söyleşisini dinlemesem hiç bu işlere girişmezdim belki o kadar merak edip gittiğim bir sergi beni hayal kırıklığına uğratmasa belki kendi kendime yine resim yapardım yada çoktan bırakmış olurdum, yaşam hiç bir şeye benzemiyor bu gün arKAma bakınca iyi ki bu işleri yapmışım diyorum...
Not*** Aşağıdaki resim 200x125 cm. bir tabaka duralit üzerine yaptığım bir resim yapım yılı 1997
Bu resmi yaptığımda o zamana kadar bir karma sergiye bile katılmamıştım.
Resmide ofis olarak tuttuğumuz bir yerde mutfak penceresini salondan ayırmak kötü görüntüyü kapatmak için yapmıştım aslında.
Bu resmi büyük olduğu için sokakta yapmıştım birkaç günde falan. Boyalar tamamen artık boya ve malzemeler, böyle bir resmim vardı ama hiç bir sergiye katılmamıştım. Rahmetli Orhan Kaymakcan abime resmin fotoğrafını gösterdim,
-hımm güzel resim Louvre müzesinde bu dedi,
- abi benim resmim dedim -
-hade lan dedi
-atölyede gel göstereyim dedim,
arabasıyla gittik resmi duvarda gördü şaşırdı ve
-sende çok iş var devam dedi.
Tanımayanlar için Orhan abi İDGSA... Akademinin en önemli yıllarında Bedri Rahmi Eyüpoğlu atölyesinde öğrenci, Burhan Uygur'un dönem arkadaşı, Orhan abiyi de çok yakınlarda kaybettik, ruhu şad olsun.
Turhan KA. 24 haziran 2025 Buca
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder